ahmetli ile meşrutiyet arası

yıllar sonra şileye gittiğimde ağaçların bunca büyümüş olacaklarını hiç düşünmezdim.
kocaman gölgeler yapacak kadar.
yıllar sonra şileye gideceğimi bile düşünmezdim.
belki de araya böyle zaman sokmak gerekiyor bazen birşeyleri anlayabilmek için.
gerçi 14 yaşımı düşünüyorum da, o zaman da gayet iyi anlamış gibiydim. çayırlarda dartanyancılık oynamak ya da koşarak dalgalara atlamak gibi pek eğlenceli aktivitelerde bulunup sıkılmayı bir kenara bırakabiliyordum.
sonuçta dün kuzu sevip youtube'takilere taş çıkartacak hamile kediyle öküzün aşkı başlıklı videolar çekecek kadar ileri gitti iş. buzağıların tatlığı ve tavukların komikliğine bakarak daha saatler geçirebilirdim pek organik kokulu ahır ve kümeslerde. sevdiğim kuzu da aslında koçtu, kulaklarının hemen ordan baş vermeye başlamıştı boynuzcukları karagöz'ün.






ketçap ile mayonez birbirlerinden hiç ayrılmamışlardı.





No comments: