emi memi

emmyler hakkindaki fikirlerimi ogrenmek isterseniz tiklarsiniz. yok efendim tiklamicaksaniz beni bu konuda konusturamicaksiniz. neler kaybettiginizi gormek icin bir kere daha deneyebilirsiniz tiklamayi.
bir de su var. cok guzel.

sayin sam mendes in elinden cikan herseyi zaten hep heyecanla beklerim. hayal kirikligina ugramayi goze alirim. bazi insanlar icin boyle kapilari hep acik birakirim. heralde hepimiz oyle yapariz. ama ne dusundugunuz ve nasil hissettiginiz pek de umrumda diil. en azindan umrumda olmamasi gerekiyor. yani aslinda umrumda. ama vurdumduymaz tavirlar hep daha cekici. sonuc olarak, sam mendes revolutionary road isimli filminde leonardo di caprio ve kate winslet'i titanic'ten sonra tekrar bir araya getiriyor. american beauty gercekligi ve tavrinda uzunca bir mad men bolumu izlemek gibi olucak bence. isin daha da guzeli su perezde yayinlanan trailer'a soundtrack olarak benim heralde en cok sevdigim sarki filan olabilecek-yani eger oyle bir klasmanim olsaydi-wild is the wind var, hem de nina simone'un sesinden.
simdi burda sorgulanmasi gereken iki adet durum var. biri benim neden en sevdigim sarki diye bir klasmanim yok? var da sakliyor muyum? yoksa son zamanlarda oyle az muzik dinliyorum ki boyle bir klasman yaratabilmek icin gerekli olan mesela 5 sarkiyi hatirlayamiyorum. ikinci durum neydi sorgulamam gereken hatirlamiyorum.
ama sanirim bakkaldan dondurma ve aycekirdegi isticem. evet.

hi hi evet, kate winslet ve sam mendes evliler. pis dedikoducular sizi.